Kamulaştırmasız el atma nedir?

Kamulaştırma Anayasa md. 46’da düzenlenmiştir.

“Devlet ve kamu tüzel kişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunla gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idarî irtifaklar kurmaya yetkilidir. Kamulaştırma bedeli ile kesin hükme bağlanan artırım bedeli nakden ve peşin olarak ödenir. Ancak, tarım reformunun uygulanması, büyük enerji ve sulama projeleri ile iskân projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla kamulaştırılan toprakların bedellerinin ödenme şekli kanunla gösterilir. Kanunun taksitle ödemeyi öngörebileceği bu hallerde, taksitlendirme süresi beş yılı aşamaz; bu takdirde taksitler eşit olarak ödenir. Kamulaştırılan topraktan, o toprağı doğrudan doğruya işleten küçük çiftçiye ait olanlarının bedeli, her halde peşin ödenir. İkinci fıkrada öngörülen taksitlendirmelerde ve herhangi bir sebeple ödenmemiş kamulaştırma bedellerinde kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz uygulanır.”

Anayasa’nın 46. Maddesine göre çıkartılan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda ise;

“..kamu yararının gerektirdiği hallerde gerçek ve özel hukuk tüzelkişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmaz malların, Devlet ve kamu tüzelkişilerince kamulaştırılmasında yapılacak işlemleri, kamulaştırma bedelinin hesaplanmasını, taşınmaz malın ve irtifak hakkının idare adına tescilini, kullanılmayan taşınmaz malın geri alınmasını, idareler arasında taşınmaz malların devir işlemlerini, karşılıklı hak ve yükümlülükler ile bunlara dayalı uyuşmazlıkların çözüm usul ve yöntemlerini düzenler. Özel kanunlarına dayanılarak gerçek ve özel hukuk tüzelkişileri adına yapılacak kamulaştırmalarda da, bu Kanun hükümleri uygulanır.

Hükmü getirilmiştir.

Ancak, ülkemizde sıkça görüldüğü üzere, idareler bazen gerçek veya tüzel kişilere ait taşınmazlar üzerinde kamulaştırma işlemi yapmadan, bu taşınmazlara el koymakta veya kamu yararına tahsis etmektedir. İdare tarafından usul ve esaslara uyulmaksızın, bedeli nakden ve peşin ödenmeksizin, mülkiyet hakkına müdahalede bulunulduğu, hukuki ya da fiili el atma şeklinde hak ihlali yapıldığı durumlar olmaktadır. İşte idarenin usul ve yasalara aykırı olan bu mülkiyet ihlali, kamulaştırmasız el atma olarak tanımlanmaktadır.

Hukuki El Atma Nedir?

Hukuki el atma, Devletin Anayasa ve Kamulaştırma Kanunu’na uymaksızın fiilen (icrai) olmamak kaydıyla idari karar ve işlemle tapu kaydına belirtme koymasıyla oluşan kısıtlamadır. Bu durumda konu idari yargıdadır.

Fiili El Atma nedir?

Fiili el atma, Anayasal ve Kamulaştırma Kanunu yöntemleri gözetilmeksizin Devlet tarafından özel mülkiyete konu bir taşınmaza hükmedilmesidir. Haksız fiil olarak değerlendirilen bu durumda görev adli yargıda olacaktır.

Taşınmazı Anayasa ve Kamulaştırma Kanunu kapsamında usulüne uygun olmadan müdahaleye maruz kalan malikler ne yapmalılar?

Taşınmaza yapılan müdahalenin durumuna göre idari yargıda ya da adli yargıda tazminat davası açma hakkına sahiptirler.